KONKORDATO NEDİR?

KONKORDATO NEDİR?

1.KONKORDATO NEDİR?

Konkordato; dürüst bir borçlunun alacaklılarına mahkeme aracılığıyla yaptığı ödeme teklifinin, alacaklıları tarafından kabul edilmesi ve Ticaret Mahkemesi tarafından onaylanması şartıyla, rehinli veya imtiyazlı olmayan tüm borçlarını, bu teklifi doğrultusunda ödeyebilmesidir. Rehinli alacaklar için borçlunun talebinin olması  ve rehinli alacaklılar tarafından kabul edilmesi halinde, rehinli borçlarda bu kapsama dahil olur.

Konkordato, elinde olmayan nedenlerle, işleri iyi gitmeyen ve mâli durumu bozulmuş olan, dürüst borçluları korumak için kabul edilmiş bir kurumdur.

Konkordato kurumu, İcra İflas Kanunun’nda yapılan değişiklikler ile yeniden uygulanmaya başlamıştır. 15.03.2018 tarih ve 30361 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren yasa değişikliği ile, konkordato hükümlerinde düzenlemeye gidilmiş, 2003 yılından bu yana uygulanan iflasın ertelenmesi kurumu revize edilmiştir. İflasın ertelenmesi kurumunun revize dedilmesinin sebebi, süreç boyunca alacaklıların söz hakkı olmaması, tüm prosedürün mahkeme ve borçlu arasında yürütülmesi, İflasın ertelenmesi kurumunda alacaklıların herhangi bir şekilde söz sahibi olmamasına nazaran alacaklıların da sürece dahil edildiği konkordato kurumunun çok daha efektif kullanılacağı şeklinde açıklanmıştır.

Konkordato kurumu İcra İflas Kanunu’nun 285. ve diğer maddelerinde hüküm altına alınmıştır.

Konkordato talep eden borçlu, aktif malvarlıkları ile tüm adi borçlarını ödemeyi taahhüt eder, alacaklılar ise bu ödemeyi kabul ederler ve borçlu bu şekilde borcundan kurtulur.

2.KONKORDATO TALEP ETME ŞARTLARI NELERDİR?

Konkordato borçlu ya da alacaklılar tarafından talep edilebilir. Ancak talep edilebilmesi için belirli şartlar vardır. Öncelikle borçlunun vadesi gelmiş borçlarını ödeyememesi ya da ödeyemecek olması gerekmektedir.

Alacaklılar tarafından konkordato talep edilebilmesi için, borçlunun iflasa tabi olması ve alacaklının iflas talep etme hakkının bulunması, bir başka deyişle borçlunun aktif malvarlığının pasif malvarlığını karşılayamıyor olması halinde iflas talep etme hakkı bulunan borçlu konkordato talebinde bulunabilir.

3.KONKORDATO TALEBİNDE NASIL BULUNULUR?

Konkordato tistemi için Asliye Ticaret Mahkemesi’nde dava açılması gerekir. Talep eden borçlu şirket, mahkemeye bir konkordato projesi sunmalıdır. İcra İflas Kanunu 286. Maddesinde bu husus şu şekilde hükme bağlanmıştır;

“Konkordato talebine eklenecek belgeler

1) Madde 286- (Değişik: 28/2/2018-7101/14 md.) Borçlu, konkordato talebine aşağıdaki belgeleri ekler.

a) Borçlunun borçlarını hangi oranda veya vadede ödeyeceğini, bu kapsamda alacaklıların alacaklarından hangi oranda vazgeçmiş olacaklarını, ödemelerin yapılması için borçlunun mevcut mallarını satıp satmayacağını, borçlunun faaliyetine devam edebilmesi ve alacaklılara ödemelerini yapabilmesi için gerekli malî kaynağın sermaye artırımı veya kredi temini yoluyla yahut başka bir yöntem kullanılarak sağlanacağını gösteren konkordato ön projesi,”

Söz konusu hükümden de anlaşılacağı üzere, mahkeme sunulacak evraklar arasında öncelikle konkordato projesi yer almaktadır. Işbu proje ile borçlu, ödeme planını, oranları ve gereksinimleri ile birlikte ayrıntılı şekilde hazırlayıp mahkemenin ve alacaklıların onayına sunar.

Hükmün devamında mahkemeye sunulacak evraklar şu şekilde sıralanmıştır;

1.Bilanço, gelir-gider tablosu, ticari defterlerin açılış kapanış tasdikleri, alacak ve borçların belirtildiği belgeler ve malvarlıklarını gösterecek her türlü belge konkordato talebi için mahkemeye sunulmalıdır.

2.Alacaklıların kim olduğunu, alacakların ne kadar olduğunu ve alacaklıların hangi imtiyazlara sahip olduğunu gösteren listedir.

3.Konkordato ön projesine göre alacaklıların ne kadar elde edebilecekleri ile iflas durumunda ne kadar elde edebileceklerini karşılaştıran tablo.

4.Bağımsız denetim kuruluşunca hazırlanan konkordato ön projesinin gerçekleşmesinin mümkün olduğunu gösteren finansal analiz raporları da konkordato talebiyle birlikte sunulmalıdır.

* Tüm bu belgeler dışında borçlu, konkordato sürecinde mahkeme veya komiser tarafından istenebilecek diğer belge ve kayıtları da ibraz etmek zorundadır.

4.GEÇİCİ MÜHLET NEDİR?

Konkordato talebinde bulunulması üzerine, mahkeme sunulan belgelerin eksiksiz olması halinde geçici mühlet kararı vererek borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü tüm tedbirleri alır.

Konkordato talebi alacaklılardan biri tarafından yapılmışsa, borçlunun gerekli belgeleri mahkemeye sunması için makul bir süre verilir ve belgeler eksiksiz sunulduktan sonra geçici mühlet kararı verilebilir. Gerekli belgeler, dürüstlük karinesi çerçevesinde, süresinde ve eksiksiz şekilde mahkemeye sunulmaz ise alacaklının konkordato talebinin reddine karar verilir.

Şartları sağlandığında, geçici mühlet kararı ile birlikte konkordato projesinin başarıya ulaşıp ulaşamayacağını yalından incelemek üzere konkordato komiseri görevlendirilir. Mahkemenin verdiği geçici mühlet süresi 3 aydır ancak bu süre dolmadan, borçlunun veya konkordato komiserinin talebi ile  en fazla 2 ay daha uzatılabilir. Geçici mühletin süresi bununla sınırlıdır, 5 ayı geçemez ve geçici mühlete ilişkin verilen kararlara karşı kanun yolu kapalıdır.

5.GEÇİCİ MÜHLETİN SONUÇLARI NELERDİR?

İİK’nun 288. Maddesi uyarınca geçici mühlet, kesin mühletin sonuçlarını doğurur. Bu sebeple kanunda kesin mühletin sonuçlarının düzenlendiği maddeler geçici mühlet için de geçerlidir (İİK. 295,296,297. maddeleri).

Verilmiş olan geçici mühlet kararı, ticaret sicili gazetesinde ve Basın-İlan Kurumunun resmî ilân portalında ilân olunur ve tapu müdürlüğüne, ticaret sicili müdürlüğüne, vergi dairesine, gümrük ve posta idarelerine, Türkiye Bankalar Birliğine, Türkiye Katılım Bankaları Birliğine, mahallî ticaret odalarına, sanayi odalarına, taşınır kıymet borsalarına, Sermaye Piyasası Kuruluna ve diğer lazım gelen yerlere bildirilir. Söz konusu ilanla birlikte alacaklıların, ilandan itibaren yedi günlük kesin süre içerisinde dilekçeyle birlikte konkordato mühleti verilmesini gerektiren bir hal bulunmadığını ispatlar delillerle birlikte, kararı veren mahkemeye itiraz ederek konkordato talebinin reddini isteyebilecekleri belirtilir.

  1. Mühlet içinde borçlu aleyhine 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur, ihtiyatî tedbir ve ihtiyatî haciz kararları uygulanmaz, bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez.
  2. İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflâsın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflâs nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları, işverenlerin, işçiler için yardım sandıkları veya sair yardım teşkilatı kurulması veya bunların yaşatılması maksadıyla meydana gelmiş ve tüzel kişilik kazanmış bulunan tesislere veya derneklere olan borçları, son bir yıl içinde tahakkuk etmiş olan ve nakden ifası gereken aile hukukundan doğan her türlü nafaka alacakları için haciz yoluyla takip yapılabilir.
  3. Rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durur.
  4. Hacizli mallar hakkında niteliğine uygun düştüğü ölçüde 186 ncı madde hükmü uygulanır. Buna göre, ihtiyaten haczedilmiş mallarla iflas açıldığı zaman paraya çevrilmemiş mahcuz mallar masaya girer. İflasın açılmasından evvel paraya çevrilmiş bulunan mahcuz malların bedeli, 138 ila 144 üncü maddeler hükümlerine göre haciz koyduran alacaklılara paylaştırılır. Artan kısım iflas masasına intikal eder.
  5. Konkordato mühletinin verilmesinden önce, müstakbel bir alacağın devri sözleşmesi yapılmış ve devredilen alacak konkordato mühletinin verilmesinden sonra doğmuş ise, bu devir hükümsüzdür.
  6. Konusu para olmayan alacaklar, alacaklı tarafından, ona eşit kıymette para alacağına çevrilerek komisere bildirilir. Borçlu, komiserin onayıyla taahhüdün aynen ifasını üstlenmekte serbesttir.

6.KESİN MÜHLETİN SÖZLEŞMELER BAKIMINDA SONUÇLARI NELERDİR?

Sözleşmenin karşı tarafının konkordato projesinden etkilenip etkilenmediğine bakılmaksızın, borçlunun taraf olduğu ve işletmesinin faaliyetinin devamı için önem arz eden sözleşmelerin devamı esastır. Bu sözleşmelerde yer alıp da borçlunun konkordato talebinde bulunmasının sözleşmeye aykırılık teşkil edeceğine, haklı fesih sebebi sayılacağına yahut borcu muaccel hâle getireceğine ilişkin hükümler, borçlunun konkordato yoluna başvurması durumunda uygulanmaz. Sözleşmede bu yönde bir hüküm bulunmasa dahi sözleşme, borçlunun konkordatoya başvurduğu gerekçesiyle sona erdirilemez.

Geçici ve kesin mühlet süresince devam eden sözleşmeler nedeniyle borçlanılan edimler karşılıklı olarak ifa edilir. Borçlu, tarafı olduğu ve konkordatonun amacına ulaşmasını engelleyen aşırı külfetli sürekli borç ilişkilerini, komiserin uygun görüşü ve mahkemenin izniyle herhangi bir zamanda sona erecek şekilde feshedebilir. Bu çerçevede ödenmesi gereken tazminat, konkordato projesine tabi olur. Hizmet sözleşmelerinin feshine ilişkin özel hükümler saklıdır.

7.KESİN MÜHLETİN BORÇLU BAKIMINDAN SONUÇLARI NELERDİR?

  1. Borçlu, komiserin nezareti altında işlerine devam edebilir. Mühlet kararı verirken veya mühlet içinde mahkeme, bazı işlemlerin geçerli olarak ancak komiserin izni ile yapılmasına veya borçlunun yerine komiserin işletmenin faaliyetini devam ettirmesine karar verebilir.
  2. Borçlu, mahkemenin izni dışında mühlet kararından itibaren rehin tesis edemez, kefil olamaz ve ivazsız tasarruflarda bulunamaz; taşınmazını, işletmenin faaliyetinin devamı için önem arz eden taşınırını ve işletmenin devamlı tesisatını devredemez ve takyit edemez. Aksi hâlde yapılan işlemler hükümsüzdür. Mahkeme bu işlemler hakkında karar vermeden önce komiserin görüşü ile alacaklılar kurulunun muvafakatini almak zorundadır.
  3. Borçlu İİK. 297. madde hükmüne yahut komiserin ihtarlarına aykırı davranırsa mahkeme, borçlunun malları üzerindeki tasarruf yetkisini kaldırabilir veya 292 nci madde çerçevesinde karar verir. Buna göre, borçlu iflasa tabi ise mahkeme konkordato talebini reddeder ve borçlunun iflasına resen karar verilir; borçlu iflasa tabi değil ise mahkeme konkordato talebini resen reddeder.

8.MAHKEME KARARLARINA KARŞI KANUN YOLLARI NELERDİR?

Kesin mühlet talebinin kabulü ile mühletin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz.

Kesin mühlet talebinin değerlendirilmesi sonucunda, hakkında iflâs kararı verilmeyen borçlunun konkordato talebinin reddine karar verilirse, borçlu veya varsa konkordato talep eden alacaklı bu kararın tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesinin kararı kesindir. Bölge adliye mahkemesi tarafından ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak mühlet kararı verildiği hâllerde dosya, komiserin görevlendirilmesi de dahil olmak üzere müteakip işlemlerin yürütülmesi için ilk derece mahkemesine gönderilir.

Mahkemenin veya bölge adliye mahkemesinin konkordato talebinin reddiyle birlikte borçlunun iflâsına da karar verdiği hâllerde 164 üncü madde hükmü uygulanır.

Avukat Busem Erdoğan İskurt

Avukat Hüseyin Acar

Reşit Hukuk&Danışmanlık